DENTUROD Başkanı Şen’den Antik Havuz düzenlemesiyle ilgili açıklama
Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, Pamukkale’deki Antik Havuz’da yapılan tadilata ilişkin yaptığı açıklamda, projeyi eleştirdi ve Denizli’nin önünde turizm anlamında ciddi sorunlar olduğuna değindi.
Antik Havuz’un her yıl 400 binin üzerinde ziyaretçinin ücretli giriş yaptığı, 2,5 milyon turistin ise görmeden ayrılmadığı değerli bir turizm varlığı olduğunu hatırlatan Şen, yapılan tadilatın bölgenin tarihi dokusuna uygun olmadığını dile getirdi.
Projenin Denizli kamuoyu ile paylaşılmadan yapıldığına değinen Şen, “2025 yılı başında ihalesi yapılan ‘Antik Havuz Düzenleme Projesi’ maalesef yerel turizmciler, acentalar, otelciler ve yerel yönetimler ile paylaşılmadan, kamuoyu bilgilendirilmeden gerçekleştirilmiştir. Antik kentin tarihi dokusuna uymayan bu projenin tamamlandığında tartışmaların odağına oturması kaçınılmazdır. Oysa ki böyle bir proje için ulusal bir yarışma açılması ve Pamukkale’nin tarihi, kültürel kimliğine uygun, yerli-yabancı ziyaretçilerin ihtiyaçlarını gözeten çözümler üretilmesi en doğru yol olurdu. Bu süreç işletilmemiştir
Pamukkale-Hierapolis ve tüm antik kentler konusunda Denizli’nin söz sahibi olması kaçınılmaz bir gerekliliktir. Yerel yönetimler hangi partiden olursa olsun, bu kültürel mirasın korunması ve geliştirilmesinde Denizli halkının iradesi belirleyici olmalıdır” dedi.
Denizli’nin turizm anlamında ciddi sorunları olduğunu belirten Şen; şöyle devam etti:
“Bugün Denizli’nin önünde ciddi bir tablo vardır. Ortak bir turizm lobisi oluşturamayan, Pamukkale’nin su kaynaklarını korumakta tek ses olamayan, bölgenin su kaynaklarının korunması için, doğalgazın getirilmesi ile ilgili sonuç alamayan, hava ulaşım sorununu çözemeyen bir Denizli’nin turizm şehri olabilmesi mümkün değildir. Burada tüm sivil toplum örgütlerine tarihi sorumluluk düşmektedir. Pamukkale yalnızca Denizli’nin değil, tüm dünyanın ortak mirasıdır. Bu mirası korumanın ve geleceğe taşımanın yolu; şeffaflık, katılımcılık, yerel söz hakkı ve güçlü bir ortak iradeden geçmektedir.”